Trump’ın çağrısına İsrail’den ret

İsrail Başsavcılığı, Netanyahu’nun Davasının Ertelenmesini Reddetti

İsrail Başsavcılığı, ABD Başkanı Donald Trump’ın davanın iptal edilmesi çağrısının ardından Netanyahu’nun avukatları aracılığıyla yaptığı erteleme talebini “ifade verme sürecinin yavaş ilerlemesi ve yaklaşan adli tatil dönemini” gerekçe göstererek reddetti.

Başsavcılığın yanıtında, “Talepte ayrıntılı olarak açıklanan gerekçelerin, özellikle tatile yaklaşırken, duruşmaların iki hafta boyunca iptal edilmesini haklı çıkaramayacağı” belirtildi. Netanyahu’nun sorumluluklarını daha iyi yerine getirmesi için daha önce haftada üç kez yerine iki kez ifade vermesi dahil olmak üzere gerekli ayarlamaların yapıldığı da hatırlatıldı.

Mahkeme de Reddetti

İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Kudüs Bölge Mahkemesi, Başbakan Benjamin Netanyahu’nun yolsuzluk davasının ertelenmesi talebini reddetti. Kanal 12 televizyonunun haberine göre, İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Kudüs Bölge Mahkemesi de Netanyahu’nun talebini “mevcut haliyle, duruşmaların iptalini haklı çıkarabilecek ayrıntılı bir temel veya gerekçe sunmadığı” gerekçesiyle reddetti.

Trump ‘Cadı Avı’ Demişti

Netanyahu’nun avukatı Amit Hadad, İran’a saldırılar sonrası bölgesel ve uluslararası gelişmeleri gerekçe göstererek, yolsuzluk davasının iki hafta ertelenmesi talebinde bulunmuştu. Söz konusu talep, ABD Başkanı Donald Trump’ın Netanyahu’ya yönelik yolsuzluk davasını “cadı avı” olarak nitelendirerek davanın derhal iptal edilmesini istemesinin ardından gelmişti.

İsrail Tarihine Geçti

İsrail Başsavcısı Avichai Mandelblit, 21 Kasım 2019’da Netanyahu hakkında üç ayrı yolsuzluk dosyasında, “rüşvet, emanete ihanet ve kişisel amaçlar için görevi kötüye kullanma” suçlamalarıyla dava açılmasını talep etmişti.

Görevdeyken yargılanan “ilk İsrail Başbakanı” olarak tarihe geçen Netanyahu’nun ilk duruşması 24 Mayıs 2020’de Kudüs Bölge Mahkemesi’nde görülmüştü. Netanyahu, ifade vermek üzere ilk kez 10 Aralık 2024’te Tel Aviv Bölge Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkmıştı. Netanyahu, “1000”, “2000” ve “4000” dosya adıyla bilinen üç ayrı yolsuzluk dosyası kapsamında rüşvet, dolandırıcılık ve görevi kötüye kullanma suçlamalarıyla yargılanıyor.

Related Posts

Rusya: Batı, Filistin’i tanımayı, tanıyacak bir Filistin kalmayana kadar bekletiyor

Rusya: Batı, Filistin’i tanımayı, tanıyacak bir Filistin kalmayana kadar bekletiyor

Çayırova Belediye Başkanı, Basketbol Takımına Destek Ziyareti Gerçekleştirdi

Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi, yeni sezon hazırlıklarına devam eden Çayırova Belediyesi Basketbol Takımı’nın antrenmanını ziyaret ederek oyunculara başarılar diledi. Başkan, tüm Çayırovalıları hazırlık maçına davet etti.

Sürpriz görüşmeden kulis: Erdoğan, Nebati’ye şikâyetleri aktardı; “Seçim bölgeni ihmal ediyorsun” diye uyardı

Sürpriz görüşmeden kulis: Erdoğan, Nebati’ye şikâyetleri aktardı; “Seçim bölgeni ihmal ediyorsun” diye uyardı

Polis memuru koca cinayet nedenini itiraf etti

Aydın’da boşanma aşamasındaki eşini öldüren polis memuru Hüseyin Derin’in ifadesi ortaya çıktı. Hüseyin Derin’in borçları nedeniyle tapusu eşinin üzerinde olan evi satmak istediği ancak eşinin buna karşı çıktığı öğrenildi.

CHP’li Yavuzyılmaz AKP ile ilgili 1 milyar 416 milyon dolarlık skandalı duyurdu

CHP’li Deniz Yavuzyılmaz, 21 Mayıs 2014 ile 30 Eylül 2018 arasında iktidarın Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nden 2 milyar 320 milyon dolar taşıma ücreti aldığını belirtti. Bu tutarın önce Jersey Adası’nda kurulan Turkish Energy Company (TEC) adlı şirkete aktarıldığını, ardından 904 milyon dolarının BOTAŞ’a gönderildiğini belirten Yavuzyılmaz, “Geriye kalan 1 milyar 416 milyon dolar ise ortadan kayboldu” dedi.

Hüseyin Baş’tan Murat Çalık’a ziyaret: ‘Vicdanen ve hukuken kabul edilemez’

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş, 154 gündür tutuklu bulunan Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık’ı İzmir Buca Kırıklar Cezaevi’nde ziyaret etti. Ziyaret sonrası yaptığı basın açıklamasında, Çalık’ın sağlık durumunun cezaevi koşulları için uygun olmadığını belirten Baş, süreci “vicdanen ve hukuken kabul edilemez” olarak nitelendirdi.